Son 3 haftada ben sürekli diyetteyim...
Bu o kadar büyük bir şey değil aslında ama eğer benim gibi yemek yemeyi seven birisiyseniz bu süre zarfında hayat size tatsız, tuzsuz, anlamsız gelebilir...
Ben yemek yemeyi severim ama öyle sırf doyayım diye yemeyi değil, güzel yemekler yemeyi severim...
Mesela kahvaltıda nar gibi kızarmış ekmek olacak veya şöyle çıtır çıtır gevrek bir simit. Sonra, sızma zeytinyağında siyah zeytinler sofranın olmazsa olmazı, üzerinde kekik gezdirilmiş domates, peynir ve sımsıcak demli bir çay. Yanında omlet veya menemen...Sucuk veya jambona hiç girmiyorum bile, yoksa bu liste taa suböreğine kadar gider...
Bu kahvaltıyı sevmeyen var mıdır? Peki sevdiği halde yiyemeyenler...
Evet son zamanlarda kahvaltılarım belli, hayatım sebze, salata ve ızgara üçgeninde geçiyor.
Bir de öyle bir kısır döngü ki, diyet yapsam mutsuzum, diyeti bozsam kilo alsam daha da mutsuzum...
Ben evin kurabiye kokulusunu severim
Sofranın ahenklisini
Tatlının şerbetlisini severim...
Son zamanlarda hayatım şerbetsiz tatlı gibi...
O şerbetin yerini neyle doldursam ki???
2 yorum:
Haftada bir yapılacak mükellef bir öğün ya da gün diyor diyetisyenler. Mesela pazar kahvaltısı güzel bir ödül olabilir tüm haftayı dolduracak:))
Simdilik benim listemde hic odulum yok:( hatta bu hafta 2 gun,odem atici bir listem var ki evlere senlik :))
Yorum Gönder